Pan'ın Labirenti, 1944 yıllarında İspanya'da geçen büyülü bir hikayeyi anlatıyor. Film, iç içe geçmiş dünyalarda dikkat çekici bir anlatım tarzı ile sunuluyor. İç savaşın getirdiği kaos ve karanlık atmosferinde, genç bir kız olan Ofelia'nın fantastik bir labirentte yaşadığı maceralarla birleşen gerçeklik algısı, izleyicileri derinden etkiliyor. Tanrıça Pan tarafından verilen görevler doğrultusunda Ofelia, hayal gücünün sınırlarını zorlayarak, kendini bulma yolculuğuna çıkıyor. Del Toro'nun eşsiz anlatım tarzı sayesinde, film hem göz alıcı görseller hem de derin bir hikaye sunuyor. Her karesiyle büyüleyen bu eser, izleyiciler arasında unutulmaz bir iz bırakıyor.
Pan'ın Labirenti'nde yer alan oyuncular, her biri karakterlerine ruh katan performanslarıyla dikkat çekmektedir. Başrolde Ivana Baquero, Ofelia karakterine hayat vermekte ve izleyicileri büyülemektedir. Sergi López, Ofelia'nın üvey babası Vidal karakterinde karanlık bir figür olurken, Maribel Verdú, Ofelia'nın annesi Carmen'i canlandırmaktadır. Doug Jones, Pan ve diğer fantastik yaratıkları canlandırarak, etkileyici bir performans sunar. Filmdeki tüm oyuncular, derinlemesine karakterizasyonları ile hikâyeye inanılmaz bir ağırlık katmaktadır. Her bir oyuncunun canlandırdığı karakter, hem gerçek dünya ile hayal dünyası arasındaki bağı yansıtırken hem de filmdeki çatışmalara derinlik katar.
Pan'ın Labirenti, masal ve gerçeklik arasındaki ince çizgiyi sorgulayan güçlü bir anlatı sunar. Film, savaşın getirdiği travmaları, insan doğasının karanlık yönlerini ve çocukluğun masumiyetini derinlemesine işler. Ana karakter Ofelia'nın fantastik yolculuğu, izleyicilere umut, cesaret ve kurban etme temalarının ötesinde, hayal gücünün hayat kurtaran bir güç olabileceğini gösterir. Gerçek dünya ile baş edebilmek için hayal gücünü kullanmanın önemini vurgulayan film, aynı zamanda zamanın ve mekânın ötesine geçerek kaybolmuş değerleri ve insanlığın karanlık taraflarını ele alır. Pan'ın Labirenti, izleyicilere derin bir içsel yolculuk sunarak düşündürmeyi hedefler.
Pan'ın Labirenti, görselliği ile büyüleyen bir filme dönüşmektedir. Del Toro'nun yönetmenliği, detaylı sanat yönetimi ve çarpıcı renk paleti, izleyiciyi her sahnede içine çeker. Film, gerçekçilik ile fantastik unsurlar arasında ustaca bir denge kurarak, yoğun atmosferi ile dikkat çeker. Sinematografi, özellikle karanlık ve gölgeli sahneleriyle, izleyicide korku ve merak uyandırmayı hedefler. Her bir kadraj, hem görsel bir şölene hem de derin bir anlam katmaktadır.